24 Ağustos 2013 Cumartesi

Selam,

Uzun bir aradan sonra yine evimde ve sevdiklerimle olmak çok güzel...
Bu günler benim yeni hayatımın ilk günleri. Oldukça zor bir operasyon
ve acılı günler geçirdim. Her şeye rağmen hayat çok güzel. Tanrı yaratırken
müthiş bir dayanma gücü ve hayatta kalma azmi vermiş insana. Ben bunu birazda
politikacıların koltuk hırsına benzetiyorum:) Yapılan hata ve sevaplara karşı
hala iktidarda kalma hırsı gibi bir şey:))

Bu arada 5 tane kan kardeşim oldu. Bana kan veren oğlumun iş yerindeki arkadaşlarına,
kızımın arkadaşlarına çok teşekkür ederim. Sanki akrabalarım çoğalmış gibi hissediyorum.
Hepsini ziyaret edeceğim. 15 gündür hastahanede benimle yatıp kalkan canım oğlum ve canım kızım
övünmek gibi olmasın ben sizi ne kadar güzel yetiştirmişim. Aslında yetiştirmek diye bir şey yok
sadece çok sevmek var. Biz birbirimizi seviyoruz...

Gelelim asıl kahramana manevi gücüyle yoğun bakımda bile yanımda olmayı başaran, sürekli
telkinleriyle benim iyileşmeme yardım eden, 35 yıl önce bazı nedenlerle birbirimizi kaybettiğimiz
ve son birkaç aydır bulduğumuz sevgili lise arkadaşıma çok teşekkür ederim. Sizi çok seviyorum.

                                                                                                                                     P.



2 Ağustos 2013 Cuma

SIRDAŞ POLİS:)

Son günlerde akp'nin yeni bir icraatı konuşuluyor. Mahallelere ihbar kutusu konacak ve
isimsiz ihbar yapılabilecek. Komşu diğer komşuyu ihbar edecek. Bu nasıl insanları küçülten
bir uygulamadır? İnsanları iyice ayrıştırıp birbirine düşman edecekler. Zaten eski komşuluk
ilişkileri kalmadı. Böyle bir uygulamayla mahallede dayanışma kültürü sona erer. Herkes birbirine
şüphe ile bakar, paronoyak bir toplum oluşur.
Emniyet asayiş şube bu projenin adına "Sırdaş Polis"projesi diyormuş. Polisten sırdaş olur mu?
Bizim öğrencilik yıllarımızda arkadaşımızı ele vermemek için bütün sınıf sıra dayağına razı olurduk.
Biz böyle bir kültürle büyüdük. Şimdi insanları gammazlık yapması için devlet teşvik ediyor adeta...
Korku imparatorluğu varlığını sürdürebilmek için her yolu deniyor.
Osmanlıda da gammazlar, jurnalciler vardı. Abdülhamit adına çalışan kalabalık bir jurnalci gurubu vardı.
Hatta kardeş kardeşi jurnal edebiliyordu.
Sanıyorum başımızdakiler ecdadın izinden gidiyor.
Eee serde padişahlık özlemi var :)